4 Aralık 2012 Salı

Kerebiç Aşkına



İnsan hayatında bir kere bile tadına bakmayı bırak, hiç görmediği bir tatlının hayranı olur mu? Demeyin, ben oldum valla. Neredeyse bir sayfayı bulan ve çöven otunun ana maddesi olduğu söylenen kremasının tarifini okuduktan sonra daha da heyecanlandım diyebilirim. Sadece çöven otu kısmı önceleri biraz kafamı karıştırdı…

Biraz araştırdığınızda çöven otunun elli çeşidi olduğunu ve köpürme özelliğinden dolayı İngilizce de soapwort dendiğini falan öğreniyorsunuz. Ayrıca leke çıkarma özelliği de var. Şimdi bu otla hazırlanan kremaya bulanmış Kerebiç tatlısını yedikten sonra,  içinin ak pak olacağı gibi bir hisse kapılıyor haliyle insan.  Ateş düşürmesi ve bedendeki bir sürü ifrazatı anında çıkarması başta olmak üzere çöven hakkında bir sürü şey söylenmiş. Tatlının ise krema içine banmış haliyle araştırmaya gerek bırakmayan bir lezzeti olduğu belli.

Şimdilik paylaşılan fotoğraflarıyla nette tatmış kadar olduğum Kerebiç tatlısını, elbet bir gün gerçekten tadacağım ve içim dışım pir –ü -pak olacak umuduyla seyrediyorum.

 Böylece Kerebiç Tatlısının insanı umutlandırması yanında başka özellikleri olduğunu da keşfettim;
Görüldüğü üzere, bizleri, yani bir sürü ( hafif çatlatmış da diyebilirsiniz) kadını “Kerebiç Kafalılar” adı altında bir araya topladı. ‘Kerebiç’ sözünü duyar duymaz,  bize bir şeyler oluyor.  Bir neşe, bir neşe… Sormayın gitsin. Derdi tasayı kapı önünde bırakmakla kalmıyoruz, üstüne üstlük geçip karşısına dalga bile geçiyoruz. Dalgamızı hiçbir yere sığdıramayıp, bu blog sayfasına kadar taşırma kararı aldık. Böylece bizden, sizden ve onlardan…  Bir sürü şey anlatacağız; Kerebiç tadında ve umuduyla.

Sevgiyle

Yazan: kerebiçkedisi

2 yorum:

Kerebiç Kafalar dedi ki...

kerebiçkedisi'ni köpük helvası bulaşmış ağzımızla yanaklarından öperiz :)

BAŞIBOZUK dedi ki...

Hem kerebiçini hem kedini hem ayrı hem birlikte severi,m..oo ooo